Batman Basın

Kurumların iftar yemekleri vermeleri yanlıştır ve doğru değildir. Kurumlar halka hizmet etmek ve devletin, bütçeden gönderdiği paraları halkın yararına uygun bir şekilde harcamaları gerekir. Belediyeler ve valilikler bütçelerinden iftarlar vermemelidirler. 
         Muaviye, Ebuzer'e kendi sarayı'nın nasıl olduğunu sorar. Ebuzer, eğer bu Sarayı kendi paranla yapmışsan israftır. Eğer halkın parasıyla yapmışsan haramdır. Ramazanlarda ve diğer zamanlarda kurum amirleri, devlet yetkilileri, belediye başkanları iftar yemekleri veriyorlar. Eğer bu İftar yemeklerini kendi ceplerinden veriyorlarsa, buna denilecek bir şey yoktur. Fakir insanları davet edip yemek yediriyorlarsa, bu sevaptır. Zenginleri ve kendi çevrelerini çağırıp onlara yemek yediriyorlarsa, bu onların kendi hesaplarıdır. Doğru veya yanlış olması onlara aittir. 
           Medyada haberlerinde, Ağrı'da AK Partili gençlik kollarının 600 - 700 kişiye sazlı sözlü danslı vermiş olduğu sahur yanlıştır. Ramazan'ın ruhuna aykırıdır. Kadın ve erkekleri Ramazan etkinliği adı altında bir araya toplayıp oynatması İslami değerlere vurulan bir darbedir. Burada belediye başkanının belirttiğine göre 21 bin lira harcanmıştır. Yani şahıs başı 30 lira. Diğer taraftan İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkanı 2 kişilik balık ve rakı menüsüne 46 bin lira harcıyor. Ayrıca İstanbul'da Ramazan için verdiği konserde ise Müslüm Gürses'in içki içtik bardakları kırdık parçasını millete dinlettiriyor. 
            Bizim açımızdan şu nokta önemlidir. Milletin parası millete harcanmalıdır. Eşit harcanmalıdır. Belli bir kesime değil. Hangi parti olursa olsun yanlışları eleştirilmelidir. Muhalif Medya kendi taraftarlarının yapmış olduğu rezaletleri, yanlışları görmezden geliyor. Diğer taraftan da iktidara yakın basın yakın olduklarının yapmış oldukları yanlışları görmezlikten geliyor. Bu halk birbirinin rakibi ve düşmanı değildir. İnsanlar arasında ikilik oluşturmaya gerek yoktur. Yapılan yanlışlar kim tarafından yapılırsa yapılsın yanlıştır.     
            Ama biz şunu da özellikle vurgulamak istiyoruz. İslam'a yakın olduğunu veya İslami düşünceye sahip olduğunu iddia eden partilerin, grupların İslam dininin benimsemediği hareket ve tavırları yapmaktan uzak durmalıdırlar. Bunlar yapılan İslam dışı işleri sanki meşruymuş gibi doğruymuş gibi halka ve İslami bilgisi zayıf olan taraftarlarına benimsetip, normal bir şeymiş gibi kabul ettiriyorlar. 
            Kim olursa olsun, hangi ad adı altında olursa olsun, erkeklerle kadınları iç içe koyup onları oynattırıyorlarsa bu doğru değildir. Son olarak şunu söylemek isterim. Etkinlikler ister Ramazan'da olsun Ramazan dışında olsun, kurumların bütçesinden verilmemelidir. Kim bu etkinliği yapmak istiyorsa kendi cebinden versin. Belediye Başkanı halka iftar vermek istiyorsa, sevabını almak istiyorsa kendi parasıyla alsın. Propagandasını yapmak istiyorsa, kendi cebinden yapsın. Halkın paralarıyla gösteri yapmaya veya sevap kazanmaya kalkışmasın.