Lütfen bekleyin..


İhsan PINAR

Doğru Oturup Doğru Konuşalım…

26 Ağustos 2015, 12:10 - Okunma: 3246

         Herkesin ağzında barış, peki her gün can alan bu anlamsız ve faydasız kavga neden? Herkesin barış, demokrasi, insan hakları, farklılıklara saygı, birlikte yaşamayı istediği! Bir yerde bu kavga, bu kan, bu kin ve nefret neden?

         Samimiyet ve iyi niyet olunca çözülemeyecek sorunumuz yoktur. Peki, bunca isteğe! Bunca kan ve gözyaşına rağmen neden barış ve huzurlu bir ortamı yakalayamıyoruz. Nerde yanlış yapıyoruz? Karşı tarafı suçlamak dışında, hiç kendimize dönüp nefis muhasebesi yapıyor, yapabiliyor muyuz?

          Hepimiz de biliyoruz ki barış, barış demekle barış olmaz. Ellerde ve dillerde savaş argümanlarıyla barış olmaz. Barış için öncelikle saldırı ve suçlamaların terk edilip, samimiyet ve iyi niyetle barış yoluna girilmesi ve karşı tarafı da barışa davet etmek şarttır. Yani karşı taraftan istediklerimize öncelikle bizim uymamız gerekir.

          Savaşın bir üstünlük aracı kabul edilip, savaştan yarar umulan bir yerde barış olmaz. Öncelikle savaşın çok kötü bir şey olduğu ve insan olarak hepimize büyük zararlar verdiği herkesçe kabul edilmelidir. “Silahlı propaganda” ilkesi terk edilerek demokratik, siyasi mücadele yoluna girilmelidir.

          Barışın tabii, kavga ve savaşın suni olduğunu bilmemiz, kabullenmemiz lazım. Yani savaş çıkaran, sebep olan, savaşan bizatihi insanın kendisidir. Biz savaştan el çektiğimiz zaman, kavga biter, akıtılan kanlar durur.

          İnsanın; ideolojilere, iktidarlara, partilere malzeme ve kurban edildiği bir yerde barış ve huzur olamaz. Savaşmanın, gücün, başkalarına zarar vermenin övüldüğü, teşvik edildiği bir yerde barış ancak uzak bir hayal olur. Öncelikle hepimizin insanı kutsal kabul edip, onun canına, malına, din, namus ve düşüncesine yönelik bütün saldırılara karşı çıkmamız, isim ve taraflara bakmaksızın bu tür saldırıların müsebbiplerin lanetlememiz lazım.

         İnsanların parti ve ideoloji için akraba ve komşularını dışladığı, zarar verdiği bir ortamda barış ve huzur olamaz.

         Tek parti, tek, lider, tek ideoloji… Dayatmalarının olduğu yerde kavga ve zulümler bitmez. İnsanların inanç ve partilerinden dolayı dışlandığı, suçlandığı, zarar gördüğü ortamlarda barış ve demokrasi ancak bir aldatmacadır. Tabii farklılıklara saygı istenildiği gibi; farklı düşünce, farklı inanç, farklı örgütlere, farklı parti ve farklı oluşumlara da saygı ve tahammül gösterilmelidir.

         Sosyal medya üzerinde koparılan fitnelere, algı operasyonlarına alet olduğumuz sürece savaşı kışkırtmış oluruz. Mısır, Filistin, Irak ve Suriye’deki katliamları bile bile arkalarındaki bayrak ve Arapça yazılara bakmadan foto montajlarla, Kürdistan’da yapılmış gibi gösterenler ancak savaşı kızıştırmaktadırlar. İnsan olarak, kimden gelirse gelsin ve kime karşı işlenirse işlenmiş olsun oralarda da burada da insanlığa karşı işlenen bütün saldırılara karşı çıkmamız ve bu suçları lanetlememiz insani bir sorumluluğumuzdur. Ancak, her kişi ancak kendi yaptıklarında sorumludur. Doğruya yanlış kattığınız zaman, o doğru da etkisini ve anlamını kaybedebilir. Çünkü yalan, doğrunun düşmanıdır.

          Akıl ve vicdanların rafa kaldırıldığı durumlarda doğru bulunamaz. Bilgi sahibi olmadan, fikirlerin dayatıldığı bir yerde doğruya ulaşılmaz. Şahıs ve partilerin her söylediğine kesin doğrularmış ve ibadet eder gibi uyulmamalıdır. Hakkı ve doğruyu şahıs ve partilerle değil; aksine parti ve şahısları Hak ölçeğiyle değerlendirmeliyiz. Bize söylenenleri, duyduklarımızı iyice araştırmalı, farklı kanallardan dinlemeli, akıl ve bilgi süzgecimizden geçirmeliyiz.

         Kavgaya taraf olmakla barış sağlanamaz. Eğer komşu çocuğuyla kavga eden çocuğunu arkana alır ve komşunun çocuğunu suçlarsan, çocuk kavgasını büyütmüş olursun. Ama, kendi çocuğunu uyarır, komşu çocuğunun da gönlünü alarak nasihat ederek kardeşçe oynamalarını tavsiye edersen, kavgayı önler, çocukların birlikte oynamasını sağlayabilirsin.

        Bütün suçu karşı tarafa yüklemek, kolaycılık ve sorumluluktan kaçmak olur. Yiğitlik, kendi yanlışlarını görmek ve düzeltmektir. Hiç kimse kusursuz olmadığı gibi, hiç kimse de tümüyle ret edilip atılacak kadar kötü değildir. Eğer kendi yanlışlarınızı ve muhaliflerinizin iyi yönlerini göremeyecek kadar akıl ve vicdandan yoksunsanız, sorununuzun bir parçası olduğunu bilmelisiniz.

        Bu sebeple herkes öncelikle kendine dönmeli, taraf olduğu kesimi uyarmalı ve barışa davet etmelidir. Ak Parti ve hükümeti destekleyenler, adalet ve daha doğru icraatlar için Ak Partiyi uyarmalı ve yönlendirmelidirler. HDP’ye oy verenler gerekli konularda kendi partilerini uyarmalı ve yönlendirmelidirler. PKK taraftarları silahların bırakılması, barışçı ve siyasi mücadele için örgütü ikaz ve eleştirebilmelidirler.

       Belediye başkan ve çalışanları bilirler; eğer herkes evinin önünü temizlerse şehir tertemiz olur. Ama herkes sorumsuz davranır etrafı kirletir, elindeki çöpü rast gele caddeler atar ve sadece Belediye ve çalışanlarını eleştirirse şehir, cadde ve sokaklar hiçbir zaman çöpten temizlenemez.        Korku ve menfaat esaretinden kurtulmalıyız. Halk olarak “yeter artık! Bütün bedelini benim ödediğim bu kirli ve Zararlı savaşı istemiyorum, durun artık” demelidir.

       İnsan ve Aklın olduğu yerde farklı inanç ve düşünceler kaçınılmazdır. Özgürlüğün olduğu yerde de bu farklılıkların ifade edilmesi gayet tabii karşılanmalıdır. Herkesin kendisi kalarak, bir birine saygı gösterdiği ve kendisi gibi yaşadığı barış ve huzurlu bir gelecek dileğiyle…

       Barış için Adalet ve hukuki eşitlik şarttır. Haydi Barışa, hemen şimdi ve herkes için…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
1486 gün önce
1917 gün önce
2476 gün önce
2550 gün önce
2652 gün önce
2728 gün önce
2737 gün önce
2752 gün önce
2809 gün önce
2813 gün önce
2914 gün önce
2919 gün önce
3001 gün önce
3258 gün önce
3263 gün önce
3306 gün önce
3367 gün önce
3387 gün önce
3430 gün önce
3448 gün önce
3510 gün önce
3532 gün önce
3547 gün önce
3555 gün önce
3573 gün önce
3578 gün önce
3602 gün önce
3612 gün önce
3615 gün önce
3626 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=