Lütfen bekleyin.. Lütfen bekleyin..
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Türkiye'de yapılan 15 Temmuz darbesinin arkasında Amerika'nın olduğunu söyledi. Bu Amerika'ya yapılan en büyük iftiradır. Amerika kim darbe kim. Amerika ne zaman bir devletin içişlerine karışmış. Hangi ülkede darbe yapmış. Hangi ülkede savaş çıkarmış. Hangi ülkede hırsızlık yapmış. Hangi terör örgütünü hangi devleti karıştırmakla görevlendirmiş.
Amerika'ya yapılan en büyük haksızlık, onun kışkırtıcı olduğunu, fitneci olduğunu ve toplumları birbirine düşürmek için uğraştığını söylemektir. Amerika oluşma aşamasındayken, Amerika kıtasının yerli halkı olan Kızılderililerle güzel bir şekilde geçinmedi mi?! Onlardan milyonlarca insanı Amerikalılar mı öldürdü? Amerika'nın arka bahçesinde bulunan Brezilya, Kanada, Meksika ve diğer ülkeleri Amerika mı karıştırdı. Onların içişlerine Amerika ne zaman karışmış. Onlarda olan darbelerin, savaşların içinde Amerika mı var. Ortadoğuda son 20 yıldır on milyonlarca insanın öldürülmesinde, milyonlarca insanın yaralanmasında, mal varlıklarını çalmada, namuslarını ayaklar altına almada, bir sürü terör örgütlerinin oluşmasında ve birçok ülkede darbelerin olmasında Amerikanın bir etkisi mi var?
Amerika, dünyada var olan bütün darbelerin, savaşların ve kötülüklerin planlayıcısı ve destekçisi olduğu halde inkar ediyor. Irak'ı işgal eden onlar değil mi? Afganistan'ı, Suriye'yi işgal eden onlar değil mi? Yemen'de, Libya'da, Bosna'da Savaş çıkaranlar onlar değil mi? Dünyanın neresinde bir insan öldürülürse, sömürgeci, saldırgan Amerika, Fransa, İngiltere ve Almanya vardır. Şeytan İsrail fitnenin başındadır. Ortadoğu'yu kana bulandıran Amerika ve Avrupa ülkeleridir. Ortadoğu'da veya diğer ülkelerde bulunan askerler, Amerikan askeri değil mi?
Belki 15 Temmuz darbesinin Amerikan tarafından yapıldığına dair belgeler elde yok ama Amerikan arşivlerinde bundan önce değişik ülkelerde yapılan darbelerin Amerika tarafından yapıldığı söylenmektedir. Belki 30 - 40 yıl sonra Amerika bu darbeyi nasıl gerçekleştirdiğini söyleyecektir. Ama bütün istihbaratın başında bulunan, devletin en önemli bilgilerinin kendisine ulaştığı bir bakan bunu söylüyorsa, delili vardır. İtirafçı olan darbecilerin ifadeleri bu darbenin kimin tarafından yapıldığını net bir şekilde ortaya koyuyor. Devlet bu bilgileri saklar. Belki kimseyle paylaşmaz. Ama günü geldiğinde bu itirafçıların, Amerikalı generallerden nasıl bilgi aldığını açıklar. Amerikalı generaller ile beraber Suriye'yi nasıl karıştırdıklarını, İran'ı karıştırdıklarını, diğer ülkelerde yaptıkları faaliyetleri nasıl beraber yaptıklarını söylemişlerdir. Okulların, Amerika'nın direktifleri ile kurulduğunu, buralarda Amerikan ajanlarının çalıştığını, bunlarla planlar yaptıklarını anlatmışlardır. Generaller, emniyet müdürleri, amerikalılarla beraber hangi örgütleri desteklediklerini, hangi örgütleri yok etmek için, ortadan kaldırmak için uğraştıklarını söylemişler. Amerikan taraftarı olmayan hareketleri nasıl sindirmeye çalıştıklarını anlatmışlardır. Hangi amerikalıdan direktif aldıklarını söylemişlerdir. Yani İçişleri Bakanı elinde belge olmadan konuşmaz. Konuşamaz. Ama günü geldiğinde bu belgeler kamuoyuyla paylaşılır. Yalnız şunu çok iyi bilmek lazımdır. Bugün gizli olan birçok belge yarın açıklanacaktır. Lozan Barış Antlaşması'nı yapanlar o gün halka anlaşmayı nasıl yaptıklarını, ülkelerine nasıl ihanet ettiklerini söylememişler. Ama aradan zaman geçince o belgelere vakıf olanlar görmüşler ki bu anlaşmanın temsilcileri ülkelerine nasıl ihanet etmişler. Bütün topraklarını düşmanlarına vermişler. Galip geldikleri halde ülkelerini satmışlar. Şu anda da birçok Parti, Amerika ile İsrail ile Avrupa ile işbirliği yapmaktadırlar. Amerika'yı kendi ülkelerinde işgalci olarak görmek istemektedirler. Amerika bizi yönetsin. Yeter ki biz bir kemik tutalım.
Feministlerin, LGBT'cilerin, solcuların, sağcıların, gezicilerin, Boğaziçilerin, bombacıların yani devletlerini karıştırmak isteyen bütün yapıların arkasında Amerika, İsrail, Rusya ve Avrupa vardır.
