Lütfen bekleyin.. Lütfen bekleyin..
Evet, bu ulvi teklife kimsenin hayır diyeceğini düşünmüyorum. Öyle güzel bir teklif ki, küçük olsun-büyük olsun duyulması bile insanı heyecanlandıran, aşka getiren bir teklif… Öyle güzel bir teklif ki, muvahhit gençlerin rüyalarını süsleyip sayıklamasına dahi sebep olan bir teklif… Öyle bir teklif ki, kangren olmuş dünya sevgisine taze kan, zehir olmuş günlük hayata panzehir, dertlerle boğuşup üstesinden gelemeyenlere deva görevini gören nazik bir teklif… Öyle bir teklif ki, yatağa düşen hastanın ayağına gelen doktor, deryada kaybolana görünen kara parçası, tüccara önerilen çok cazip bir teklif…
Hz.Muhammed’in yoğun çaba ve gayretleriyle Allah’ın dinini yüceltmek için ilk tohumladığı kutsal belde… Gökteki yıldızların yerdeki halini andıran sahabelerin maruz kaldığı; tecrit, boykot ve işkencenin iliklere kadar yaşandığı cahiliye devrinin İslamlaşan toprakların ilki… Hakaret, hicret ve şehadetin muallimler tarafından ders olarak verilen ilk mektep…
Allah’ın kutsal olarak gördüğü, İslam için gizli davetten aşikâr devlete her şeyin ilkinin yaşandığı mukaddes beldeye gitmeyi kim istemez ki… Resulullah (s.a.v.)’in; soluduğu havayı, geçtiği yolları, edeple fethettiği gönül ve beldeleri kim görmek istemez ki… Hacer-ül Eswed’i, Mina’yı, Beyt-ul Haram’ı ihramlar içerisinde çıplak gözlerle hangi âşık temaşa etmek istemez ki…
Öyle bir aşk ki, yeni evlenen hak erleri gençlerin ilk isteklerinden olan umre ziyareti, kapınızın önüne kadar gelmiş olması müjdesi ile sizleri müjdeliyorum. Çok sıkıntı yapmadan, sağdan-soldan borç istemeden, eğilip büzülmeden isteyenler umre’ye gidebiliyor. Peki nasıl?
Peygamber Sevdalıları Platformu'nun düzenlediği siyer sınavında 1001 kişiye 1001 çeşit hediyeyi, 26 kişiyi de umre’ye götürüyor haberi 1 Aralıkta medyada yerini almıştı. Müthiş rağbete rağmen, kayıtların yarın (22 Ocak’ta) süreleri doluyor. Kıyıda köşede unutan ya da nasıl olsa ben kazanamayacağım diyenlere (tabi varsa) tavsiyem hemen gidip kaydolun. Bu siyer sınavının kaybedeni olmadığı gibi tam aksine herkesin kazanacağı bir sınav. Umre’den dizüstü bilgisayarlara, tefsir setlerinden İslami kitap setlerine, dizüstü bilgisayarlardan notebook ya da tablet bilgisayarlara, bisikletlere ve daha sayamadığım çeşit çeşit ödüllerin olacağı bir imtihan.
İmtihan diyorum ama kimse çekinmesin. Çünkü tanımadığımız, soyu-sopu belli olmayan birileri ya da hiç duymadığımız birinin hayatından değil, hayatını hayatımızdan daha çok bilmemiz gereken Hz. Muhammed (s.a.v.)’in hayatından sorulacak olan sorularla imtihana tabii tutulacağız. Elhamdülillah öyle bir milletiz ki daha konuşmaya yeni yeni başladığımızda anne-babamızın bizlere öğrettiği yüce Allah’ın sıfatları ve Allah’ın, seçkin insanlardan seçmiş olduğu Peygamberlerinin hayatlarından kıssalardır.
Önderimiz, örneğimiz, rehberimiz olan son peygamber’in de hayatını birkaç ayrı kaynaklardan okumamız için fırsatlar oluşturan Peygamber Sevdalıları Platformu’nun bu son kaynak kitabı (FIKHU’S SİRE) ise takdire şayan okunması gereken seçkin kitaplardandır. Efendimizin hayatını öğretirken, davetçinin vasfından örneklendirerek, akıcı bir üslup ile bizlere sunuyor.
Diğer taraftan yukarıda zikrettiğimiz ödülleri alamazsak da o kitapta geçen sadece bir bilgi dahi bizler için büyük bir kazanım olacaktır. Olur ki o bilgi bizler için bir meşale görevini görerek yolumuzu aydınlatan, hak yolcularına yoldaş, gönül dostlarına giden köprü olur. Hayatını okuduğumuz Peygamber’imizin ilim Çin’de dahi olsa gidin alın sözünü aklımızdan hiç çıkarmayacağız ve hep okuyacağız, okuyacağız ve yine okuyacağız…
Bilgileri okuyarak bilginlerden olmak dileğiyle, bilgilerle kalın…
