Teröre Lanet Olsun!

Türkiye bir kez daha terör kıskacına alınmış durumdadır. Bu millete yapılan ihanetlerin ardı arkası kesilmiyor. Adeta sıraya konulmuş bir saldırı silsilesi ile karşı karşıyayız. Bir piyonun yapmış olduğu saldırının yarası dinmeden, başka bir piyonun saldırısı başlamaktadır. Aynı mihrak tarafından planlanan fakat görünürde birbirine zıt piyonlar tarafından sahnelenen bir ihanet girişiminin zirvesini görmekteyiz.

Piyonların söylemleri farklı, düşünceleri farklı, renkleri farklı ama eylemleri aynıdır. Hepsi de bu millete düşmandır. Tamamı da bizim çocuklarımızı öldürmekte, bizim mahallelere bombalar yerleştirmekte, ayırım yapmasızın hepimizi hedef almaktadır. Bunların tamamı ise, yan yana gelip esas duruşta, büyük şeytan amerikaya aynı ses tonuyla tekmil vermektedir.

Bu piyonlara baktığımızda; En büyük yıkım ihalesini FETÖ almıştı. Bu ihanet şebekesi ülkenin tamamının bir darbeyle amerikaya direk bağlamasını hedeflemişti. 40 yıldan fazladır, bu ihaneti gerçekleştirecekleri günü beklemekteydiler. Bir takım kamuflajlarla halkı kandırmayı da becerdiler. Dershaneler, okullar derken devlete tamamen sızdıklarını görünce, altın vuruşlarını vurmak için amerikadan emir aldılar. Yüzlerce insanımızın ölümü ve binlercesinin yaralanmasıyla sonuçlanan o alçakça saldırılarını gerçekleştirdiler. Ama kara yüzleri ve ihanet dolu kara kalpleriyle milletin hafızasında yerlerini aldılar.

Bu piyonlardan bir tanesi de PKK komünist çetesidir. Bu şebekenin aldığı ihale daha yerel, daha küçüktü. Kürt bölgesinin yıkımının ihalesi kendilerine verilmişti. Bu komünist şebekesi de 40 yıldan fazladır bombalarla, molotoflarla, saldırılarla, katliamlarla kendisine verilen görevi büyük bir gaddarlıkla ve zillet içerisinde yerine getirmektedir. Gelinen süreçte ise, artık tonlarca ifade edilen bombalarla bir anda onlarca, hatta yüzlerce insanın bir kere de imha edilmesini hedeflemektedirler. Çünkü ona emir veren büyük şeytan daha fazla kan, kaos ve yıkım istemektedir.

Bu piyonlardan bir diğeri ise DEAŞ’tır. Genelde İslam dünyasının yıkımının ihalesini almakla beraber, özelde bölgemizi de içine alacak bir alanın yakılıp yıkılması görevi de almış görünmektedirler. İntihar eylemleriyle onlarca insanımızın ölmesi, yüzlercesinin yaralanmasıyla sonuçlanan katliamlarını en acı bir şekilde gördük. İnsanlarımızın canına kast eden, huzurumuzun yok edilmesine girişenler, geleceğimizin karartılmasına yönelik saldırılar gerçekleştirenler; haindirler, bu halkımızın düşmanıdırlar.

Bu piyonların tamamına baktığımızda, PKK komünist bir ideolojiyi benimsediğini söylemektedir. FETÖ ve DEAŞ ise dini referanslarla ortaya çıktıklarını iddia etmektedirler. Görünürde birbirine tamamen zıt dünya görüşlerine sahip, bu şer şebekelerin eylemlerine baktığımızda ise aynı hedefe odaklandıklarına şahit olmaktayız. Hepsi de milleti hedef almakta, çocukları katletmekte toplu öldürmelerle adeta birbirleriyle yarışmaktadırlar. İnsanları öldürmekte birbirleriyle yarışan terör şebekelerinin içerisine girdikleri zilleti görmekteyiz.

Her gün bombalarla yaşanmaz hale getirilen bir bölge, huzurun kalmadığı mahalleler, yıkılmış ve terk edilmiş evler, zorunlu göçe tutulan mazlum halk ve insanların artık kendilerini güvende hissetmedikleri kadim şehirlerimizin acıklı hali karşımızda durmaktadır. Dünyada tedavülden kalkmış, kokuşmuş bir komünist ideoloji uğruna ateşe verilen bir bölge, sindirilip yok edilmek istenen dindar bir halk ve fitnelerle kargaşa zemini haline getirilen ümmet coğrafyasının en değerli parçası.

Diyarbakır, Van, Bingöl, Elazığ ve son olarak Gaziantep’teki işlenen lanetli eylemlere baktığımızda, aslında bölgemizi nasıl da bir ateş topu haline getirmek istediklerini görmekteyiz. Bir taraftan zalimce ve gaddarca bu milletin huzuruna bomba koyan alçak piyonlar, öbür tarafta bu olaylar vuku bulduğunda sevinç çığlıklarını atan büyük şeytanların gerçekleşen emellerini görmekteyiz.

Büyük şeytan Amerika ve işbirlikçileri en sinsi planlarını üzerimizde uygulamaya devam edeceklerdir. Bu onların kâfirliklerinin, zalimliklerinin ve insanlık düşmanı olmalarından dolayı, bu iğrençliklerinin bir anlamı olabilir. Peki, içimizdeki taşeronların kurşun asker gibi gerçekleştirdikleri haince eylemleri nasıl izah etmeli? Bunların içerisine girdikleri bu aşağılık eylemler, tam da ‘Allah’ın laneti üzerinize olsun’ denilebilecek bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır.

Ülkemize, bölgemize, insanımıza, sokaklarımıza, birlik ve beraberliğimize yönelik gerçekleştirilen bütün terör eylemlerine lanet olsun. Bu terör eylemlerini yapanlar, bunlara destek verenler, bu insanlık dışı eylemleri kınamayanlar ve bu eylemler karşısında sessizce duranlara da lanet olsun.