Lütfen bekleyin..


Mehmet Ziya Gümüş

Bir PKK’li ile bir hatıra

08 Nisan 2024, 02:26 - Okunma: 497

20 yıldan fazla bir zaman önceydi. Yine bir Ramazan ayı idi. Seyfettin Kınay isimli bir arkadaşımla bir yolculuğa çıkmaya hazırlanıyorduk. Derken yanımıza biri geldi.

İsmini hatırlamıyorum, Urfalıydı. Sohbet kulvarlarında ilerlerken lafı evirip çevirmeden PKK’li olduğunu söyledi. Abdullah Öcalan’ın çağrısı üzerine “Barış güvercini” olarak dağdan ovaya indiğini, teslim olduğunu söylemişti. Devlet o zaman bu barış güvercinlerine acımamış, onları DGM’lerde yargılayıp örgüt üyeliği ile cezalandırmıştı. Cezaevinde rêhevallerinin koğuşunda yaşadıklarından sonra onlardan ayrılma kararı aldığını söylemişti. Sohbetimiz biraz ısınınca da içinde bulunduğumuz mübarek Ramazan ayında sigara içmek için bizden izin istedi. Dumansız hava sahasının egemen olmadığı yıllardan bahsediyoruz. Yine de kibardı:  “Müsaadeniz ile bir sigara içebilir miyim?” dedi. Seyfettin abi biraz da kabaca: “Hayır, müsaademiz yoktur” dedi. Hiç sesini etmeden paketini cebine koydu.

Söz döndü dolaştı, PKK-Hizbullah çatışmasına geldi. Gazeteci refleksiyle; “Hizbullah ismini ilk kez ne zaman duydunuz? Nasıl duydunuz? Hizbullah’ı size nasıl anlattılar?” diye sordum.

Şöyle cevapladı “Barış Güvercini”: “Benim görev alanım Amanos’tu. Hizbullah ismini ilk kez Amanos’tayken duymuştum. Bildiğiniz gibi örgütlerde şöyle bir durum var; Sorgulayamıyorsun, araştıramıyorsun. Sana ne söyleseler öyle biliyor, öyle öğreniyorsun, öyle inanıyorsun. Hizbullah’ı bize Kürtlere karşı koruculuk sistemi gibi bir sistem olarak tanıttılar. Devletin silahlı bir gücü, dediler.”

“Peki, şimdi de Hizbullah’ı sana anlatıldığı gibi mi biliyorsun?” diye bir soru daha yönelttim.

“Hayır, şu anda çok farklı düşünüyorum. Kürdistan’da Hizbullah’ın potansiyelinin PKK’nin potansiyelinden daha fazla olduğuna inanıyorum. Eğer Hizbullah, Kürdün yüreğine dokunabilirse daha çok taraftar toplar. Çünkü Kürtlerin dini eğilimleri çok fazla” dediydi.

Cuma günlerinde, bayramlarda camileri dolu dolu görünce, aklıma hep “Barış Güvercini” ve bahsettiği o potansiyel gelir. Önümüzdeki Çarşamba günü bayram namazında camiyi dolu görünce yine aklıma bu “Barış Güvercini” ve o potansiyel gelecektir.

Ramazan ayında olduğumuz için ona özel bir soru da sormuştum: “Koğuşta kaç kişi oruç tutuyor?” diye de sormuştum. Cevabını üç kelimeye sığdırmıştı: “Hiçbirimiz oruç tutmuyoruz”

Orucu, namazı saçma bulduğunu söylemişti. Siyeri kast ederek; “Hazreti Muhammed’in kitabını okumuşum. İçinde inandırıcılıktan uzak şeyler var. Mesela peygamber ağacı çağırmış da ağaç kendisine gelmiş falan!”

Hâsılı kelam yıllar geçmesine rağmen o potansiyel pozisyon değiştirmemiş. Dünden bugüne bir şey değişmemiş. Çözülmesi zor bir denklem, derseniz, eskilerin sözünü hatırlatmak gerek; devamul hal minel muhal…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
63 gün önce
84 gün önce
253 gün önce
323 gün önce
358 gün önce
393 gün önce
414 gün önce
547 gün önce
554 gün önce
617 gün önce
624 gün önce
666 gün önce
708 gün önce
713 gün önce
810 gün önce
844 gün önce
887 gün önce
986 gün önce
1000 gün önce
1006 gün önce
1047 gün önce
1076 gün önce
1118 gün önce
1125 gün önce
1188 gün önce
1287 gün önce
1314 gün önce
1335 gün önce
1350 gün önce
1364 gün önce
1398 gün önce
1418 gün önce
1490 gün önce
1495 gün önce
1504 gün önce
1524 gün önce
1534 gün önce
1540 gün önce
1545 gün önce
1552 gün önce
1602 gün önce
1616 gün önce
1622 gün önce
1636 gün önce
1671 gün önce
1679 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=