Lütfen bekleyin..


Mehmet Ziya Gümüş

Bir PKK’li ile bir hatıra

08 Nisan 2024, 02:26 - Okunma: 660

20 yıldan fazla bir zaman önceydi. Yine bir Ramazan ayı idi. Seyfettin Kınay isimli bir arkadaşımla bir yolculuğa çıkmaya hazırlanıyorduk. Derken yanımıza biri geldi.

İsmini hatırlamıyorum, Urfalıydı. Sohbet kulvarlarında ilerlerken lafı evirip çevirmeden PKK’li olduğunu söyledi. Abdullah Öcalan’ın çağrısı üzerine “Barış güvercini” olarak dağdan ovaya indiğini, teslim olduğunu söylemişti. Devlet o zaman bu barış güvercinlerine acımamış, onları DGM’lerde yargılayıp örgüt üyeliği ile cezalandırmıştı. Cezaevinde rêhevallerinin koğuşunda yaşadıklarından sonra onlardan ayrılma kararı aldığını söylemişti. Sohbetimiz biraz ısınınca da içinde bulunduğumuz mübarek Ramazan ayında sigara içmek için bizden izin istedi. Dumansız hava sahasının egemen olmadığı yıllardan bahsediyoruz. Yine de kibardı:  “Müsaadeniz ile bir sigara içebilir miyim?” dedi. Seyfettin abi biraz da kabaca: “Hayır, müsaademiz yoktur” dedi. Hiç sesini etmeden paketini cebine koydu.

Söz döndü dolaştı, PKK-Hizbullah çatışmasına geldi. Gazeteci refleksiyle; “Hizbullah ismini ilk kez ne zaman duydunuz? Nasıl duydunuz? Hizbullah’ı size nasıl anlattılar?” diye sordum.

Şöyle cevapladı “Barış Güvercini”: “Benim görev alanım Amanos’tu. Hizbullah ismini ilk kez Amanos’tayken duymuştum. Bildiğiniz gibi örgütlerde şöyle bir durum var; Sorgulayamıyorsun, araştıramıyorsun. Sana ne söyleseler öyle biliyor, öyle öğreniyorsun, öyle inanıyorsun. Hizbullah’ı bize Kürtlere karşı koruculuk sistemi gibi bir sistem olarak tanıttılar. Devletin silahlı bir gücü, dediler.”

“Peki, şimdi de Hizbullah’ı sana anlatıldığı gibi mi biliyorsun?” diye bir soru daha yönelttim.

“Hayır, şu anda çok farklı düşünüyorum. Kürdistan’da Hizbullah’ın potansiyelinin PKK’nin potansiyelinden daha fazla olduğuna inanıyorum. Eğer Hizbullah, Kürdün yüreğine dokunabilirse daha çok taraftar toplar. Çünkü Kürtlerin dini eğilimleri çok fazla” dediydi.

Cuma günlerinde, bayramlarda camileri dolu dolu görünce, aklıma hep “Barış Güvercini” ve bahsettiği o potansiyel gelir. Önümüzdeki Çarşamba günü bayram namazında camiyi dolu görünce yine aklıma bu “Barış Güvercini” ve o potansiyel gelecektir.

Ramazan ayında olduğumuz için ona özel bir soru da sormuştum: “Koğuşta kaç kişi oruç tutuyor?” diye de sormuştum. Cevabını üç kelimeye sığdırmıştı: “Hiçbirimiz oruç tutmuyoruz”

Orucu, namazı saçma bulduğunu söylemişti. Siyeri kast ederek; “Hazreti Muhammed’in kitabını okumuşum. İçinde inandırıcılıktan uzak şeyler var. Mesela peygamber ağacı çağırmış da ağaç kendisine gelmiş falan!”

Hâsılı kelam yıllar geçmesine rağmen o potansiyel pozisyon değiştirmemiş. Dünden bugüne bir şey değişmemiş. Çözülmesi zor bir denklem, derseniz, eskilerin sözünü hatırlatmak gerek; devamul hal minel muhal…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
161 gün önce
182 gün önce
351 gün önce
421 gün önce
456 gün önce
491 gün önce
512 gün önce
645 gün önce
652 gün önce
715 gün önce
722 gün önce
764 gün önce
807 gün önce
812 gün önce
908 gün önce
942 gün önce
985 gün önce
1085 gün önce
1098 gün önce
1104 gün önce
1145 gün önce
1174 gün önce
1217 gün önce
1224 gün önce
1286 gün önce
1385 gün önce
1413 gün önce
1433 gün önce
1448 gün önce
1462 gün önce
1497 gün önce
1517 gün önce
1588 gün önce
1593 gün önce
1603 gün önce
1623 gün önce
1632 gün önce
1639 gün önce
1644 gün önce
1651 gün önce
1700 gün önce
1714 gün önce
1721 gün önce
1735 gün önce
1770 gün önce
1777 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=