Lütfen bekleyin..


Mehmet Ziya Gümüş

Krizleri Aşmanın Temel Yolu

20 Temmuz 2022, 10:02 - Okunma: 386

Dün akşam birkaç kişi oturmuş sohbet ediyorduk. Eğer sohbetleriniz uzun metrajlı ise mutlaka ekonomik buhran, haksızlıklar, hukuksuzluk, yolsuzluklar, siyaset, adalet, oradan Hz. Ömer ve bir dokunuş Hz. Ömer b. Abdülaziz sohbetinizin bir başlığı olur. 

Ömer bin. Abdulaziz’in 2 yıl 5 ay gibi kısa bir sürede dünyayı değiştirmesi bir arkadaşımızın dikkatini çok çekmişti. Elinde okuyacağını söylediği Ömer b. Abdulaziz’in hayatını anlatan bir kitap vardı. Kendi cevapladığı şöyle bir soru sordu; “Bu kadar kısa bir sürede neler yaptı da bu şekilde tarihte yerini aldı? Ben diyorum ki, hayatın işleyişinde nerede bir yamukluk varsa hepsini önce ailesinden başlayarak adalet ekseninde çözdü. Devlet başkanı aileden başlayarak adil olursa, vezirleri içinde adalet kaçınmaz olur. Vezirler adil olursa onun cülesası, beraber oturup kalktığı kişiler de adil olur. Suya atılan taş misali adalet halkaları genişler ve bütün yüzeyi kaplar. Mülkün yani devletin temeli oluşur”

Yaklaşık 2 buçuk yılda sergilediği adaletiyle hüküm sürdüğü topraklarda zekât verilebilecek tek kişinin bulunmadığı rivayet edilir.

Miftahus-Sa’ade isimli kitapta Ömer b. Abduaziz ile ilgili şöyle bir hadise geçer; “Bir kadın Halife Ömer bin Abdulaziz'in eşine bir sorununu aktarmak için halifenin evini sorar. Gösterilen eve girdiğinde neredeyse baykuşların mekânı olabilecek bir yer görür. Kendilerine yakın bir yerde bir adamın çamur kararak duvarı sıvaması dikkatini çeker. Sana bir şey anlatacaktım da sanki şu adam bizi dinliyor gibi, dedi. Halifenin hanımı; O emirül-müminindir. Kadın hayretler içinde kaldı. Hayretten ağzı açık kalan kadın "Burası emirülmüminin mi evidir? Diye sormaktan kendini alamadı. Halifenin eşi şu tarihi cevabı verdi; "Halifenin evi harabe gibi olduğu için halkın evi mamurdur, eğer halifenin evi mamur olsaydı halkın evleri harabe olurdu"

Dünyanın hâlâ onu nasıl konuşuyor olmasın? Dünkü sohbetimizin konusu nasıl olmasın?

Hayatından bir kesit daha anlatmadan geçmemek gerek. Ömer b. Abdulaziz Horasan’a bir vali tayin eder. Yeni vali atandığı yere gittiğinde şoke olur. Fisk û fûcûr, katl û kûtûl almış başını gitmiş. İçki içen içene. Güvenlik ve asayiş sıfır derecesinde…

Bunları müşahede eden yeni vali derhal halifeye bir mektup gönderir; “Ya istifamı kabul et ya da sopayı kullanmama izin ver. Onlara ağır cezalar vereyim…”

Halife Hz. Ömer b. Abdulaziz ona şu cevabı gönderir; “İstifanı kabul etmiyorum. Halka bir fiske dahi vurmayasın. Halka Allah’ın emirlerini anlat. Kıl kadar da adaletten sapma. Bu şekilde her şey rayına oturur. Kimseyi de dövmene gerek yoktur.”

Bu kadar kısa sürede böylesi büyük bir dönüşümü nasıl gerçekleştirebilmişti? Sorusunu sormuştu sohbet arkadaşımız. Aynı soru halifeye de sorulur şu cevabı verir; “İşlerimi istişare ile yaptım, işlere liyakat sahiplerini atadım”

Görünen o ki bir Ömer daha hayaliyle yaşamaya devam edeceğiz.

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
101 gün önce
108 gün önce
171 gün önce
178 gün önce
220 gün önce
263 gün önce
267 gün önce
364 gün önce
398 gün önce
441 gün önce
540 gün önce
554 gün önce
560 gün önce
630 gün önce
680 gün önce
742 gün önce
841 gün önce
869 gün önce
889 gün önce
904 gün önce
918 gün önce
952 gün önce
973 gün önce
1044 gün önce
1049 gün önce
1059 gün önce
1079 gün önce
1088 gün önce
1095 gün önce
1100 gün önce
1107 gün önce
1156 gün önce
1170 gün önce
1176 gün önce
1190 gün önce
1226 gün önce
1233 gün önce

RSS
© 2024 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=