Lütfen bekleyin..


Veysi DEMİR

İhanetin adı: 28 Şubat! (1)

29 Şubat 2016, 12:10 - Okunma: 3310

28 Şubat 1997 'de yapılan ve bin yıl süreceği söylenen post modern ihanet darbesinin üzerinden tam 19 yıl geçti. Dindarlar üzerinde zorbalık, zulümle dolu sürek avına dönüşen 28 Şubat sürecinin etkileri, darbenin izleri, kronikleşmiş zehirli işkencesi ve mağduriyetleri halen devam ediyor.

Darbelerin ve 28 Şubat'ın köklerinin İttihad ve Terakki'ye ve Lozan Antlaşmasına kadar uzanıyor. Lozan'da kurulan sistem, Türkiye'de yetişen insanların kendi kültür ve medeniyetine yabancılaşması üzerine kuruldu. Türkiye'deki darbelerin arkasında uluslararası güçlerin yani küresel emperyalizmin büyük bir payı var. ABD, İngiltere, İsrail ve NATO darbecilerin arkasında yer alan güçlerdir. 28 Şubat, şöhretli generaller, onlarla işbirliğini şeref(!) sayan siviller, medya, bürokrasi, sermaye, mafya ve üniversitenin birlikte yaptığı bir zulüm ve işkence dönemidir. Darbeler, Türkiye'nin egemen laik azınlığının, halkı resmi ideolojiye kul-köle kılmada periyodik olarak başvurduğu en sıradan yöntemler olarak 93 yıllık Cumhuriyet tarihinde kara leke olarak yerini aldı.

Türkiye'nin sözde darbelerle yüzleştiği bir dönemde 28 Şubat post modern darbesinin de cesur bir şekilde üzerine gidilmesi yönünde ciddi bir kamuoyu beklentisi oluşmuştu. Ancak, Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanan 28 Şubat davasında sanıklar ilk defa 2 Eylül 2013'te hakim karşısına çıktı. Bir kısım asker tutuklandı ise de kısa sürede serbest bırakıldı. Bu dava kasıtlı bir şekilde sulandırıldı ve derinlemesine bir soruşturma yapılmadı. Darbe davası sadece askerlerle sınırlı tutularak, iş dünyası, üniversite ve medya ayağına hiç dokunulmadığı gibi darbe bize karşı yapıldı diyen, dönemin siyasi aktörleri de 28 Şubatçılardan şikayetçi olmayarak bu ihanetin değirmenine su taşıdılar.

Hukuk bu süreçte hukuk olmaktan çıkarılarak sıradan bir komutlar koleksiyonu haline dönüştü. Pratik olarak darbenin sözde hukuku bir ‘zulüm ve baskı’ aracına dönüştü. 28 Şubat'ta yüksek yargı organları darbeci iradenin zulüm araçlarına dönüşüverdi. Hakim ve savcılar bu iradenin uygulayıcıları haline dönüştüler. Bu kurumlar egemen iradenin isteği doğrultusunda karar üretmekte herhangi bir beis görmedi. 

Coğrafyamızda ve tarihimizde hukukun bu kadar açıkça ve kaba bir şekilde ihlal edildiği başka bir dönem yoktur. Anayasayı kanunla, kanunları yönetmelikle etkisiz kılmaya çalışmak ancak 'Demokrasiye balans ayarı' yaptıklarını söyleyen 28 Şubat zihniyetinin akledebileceği bir yöntemdi. Hukukun evrensel ilkeleri bu dönemde fütursuzca ve sistematik olarak çiğnendi.
28 Şubat ve sonrasında devam eden süreçte en az 10 bin öğrenci eğitimine devam etmek için yurt dışına gitmek zorunda bırakıldı. 28 Şubat döneminde on binlerce İmam Hatip Lisesi öğrencisi, ailesi ve diğer meslek liseli mağdur edildi. Üniversitelerde okuyan binlerce başörtülü genç kızın hayatı karartıldı. Kamuda öğretmen, hemşire, ebe ve yahut normal memur olarak görev yapan binlerce mütedeyyin kadın, sırf inançlarından dolayı, başları örtülü oldukları için mağdur edildiler, işlerinden atıldılar ve haklarında soruşturma açıldı.

Türkiye'nin yaşadığı en büyük ekonomik ve yolsuzluk krizi 28 Şubat sürecinde yaşandı ve Türkiye 20 yıl geriye götürüldü.  Rant, faiz ve büyük sermaye lobileri o dönemde aşırı bir büyüme ile zenginleştiler. Bu süreçte, bazı şirketlere ambargo ve karalama faaliyetleri yapıldı.  

28 Şubat, Cumhuriyet tarihinin en karanlık dönemlerinden biri olmakla birlikte, Türk Siyasi tarihinde bir ihanet ve utanç vesikası olarak yerini aldı. Darbecilerin kendini bu ülkenin gerçek sahipleri sanarak, "Batı Çalışma Grubu" adı altında Türkiye'de milyonlarca insanı fişlediler.
28 Şubat zorbalığı, her alanda ardında bıraktığı binlerce mağdurla halen devam ediyor. Okullarını bırakmak zorunda kalanlar, mesleklerinden atılanlar, inancıyla sınananlar, katıldıkları kitlesel gösteriler, yazdıkları fikri eserle, çıkardıkları dergiler ya da oluşturdukları hayır kurumları, eğitim ve yardım kuruluşları dolayısıyla idamla yargılanıp tutsak edilenler ve onların aileleri için 28 Şubat halen bitmiş değil. Bu şekilde cezaevlerinde binlerce Müslüman suçsuz yere yatıyor. (Devam edecek...)

Etiketler : 28 Şubat darbesi,
  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
28 gün önce
98 gün önce
196 gün önce
252 gün önce
315 gün önce
322 gün önce
532 gün önce
574 gün önce
637 gün önce
1043 gün önce
1176 gün önce
1191 gün önce
1247 gün önce
1302 gün önce
1323 gün önce
1338 gün önce
1357 gün önce
1399 gün önce
1414 gün önce
1434 gün önce
1442 gün önce
1472 gün önce
1477 gün önce
1545 gün önce
1694 gün önce
1827 gün önce
1999 gün önce
2023 gün önce
2052 gün önce
2236 gün önce
2366 gün önce
2387 gün önce
2512 gün önce
2579 gün önce
2605 gün önce
2635 gün önce
2778 gün önce
2814 gün önce
2919 gün önce
2942 gün önce
3173 gün önce
3242 gün önce
3363 gün önce
3521 gün önce
3524 gün önce
3580 gün önce
3598 gün önce
3601 gün önce
3622 gün önce
3656 gün önce
3711 gün önce
3720 gün önce
3793 gün önce
3912 gün önce
3887 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=