Lütfen bekleyin..


Veysi DEMİR

Maddi ve manevi virüsler!

04 Mart 2020, 19:27 - Okunma: 2986

Son aylarda Çin’de ortaya çıkan koronavirüs (coronavirüsü), dünya gündemine oturmuş ve neredeyse uğramadığı ülke yok. Dünya üzerinde ilk kez 1960’lı yıllarda görülen bu virüs aralık ayında Çin’in Vuhan bölgesinde yeniden çıkmasıyla beraber neden olduğu ölümler ile dünya gündeminde ilk sıraya oturdu.

Covid-19 denilen koronavirüs (corona virüsü), İngiltere, Japonya, Tayland, Güney Kore, ABD, Singapur, Vietnam, Almanya, Fransa, İtalya, İran, Tayvan ve İtalya dahil 30'dan fazla ülkeye yayıldı. Binlerce ölüm olayı gerçekleşirken, Çin'den sonra en fazla can kaybı İran’da oldu. Bu salgın nedeniyle dünya çapında başta ulaşım, turizm ve ekonomi olmak üzere birçok sektör sekteye uğradı. Yakında büyük krizler baş gösterecek.

Bu virüs ve neden olduğu ölümler ile insanoğlu ve ürettiği, teknoloji ile putlaştırdığı maddi gücün aslında ne kadar zayıf olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Bazen böyle bir şerden hayır çıkarmak mümkündür. Demek; insan hiçbir zaman kendinin “kul” olduğunu ve imkanlarının sınırlı ve aciz olduğunu unutmayacak.

Son yıllara baktığımızda hep bir “virüs” gerçeği ile karşı karşıya olduğumuzu görürüz. Kullandığımız bilgisayardan cep telefonuna ve mobil iletişime kadar sürekli “virüs bulaştı” sorunu ile karşılaşıyoruz. Birde tıbbi hastalıklardan kaynaklı virüsler ile nerdeyse her yıl karşılaşıyoruz. Bu virüsleri ortadan kaldırmak için iletişimde “antivirüs” programları piyasaya sunulur. Tabi virüsleri ortaya çıkaranlar aynı zamanda antivirüs’ü de üretip tüketim kültürü dayatması ile toplumları sömürüyorlar. Tıbbi hastalık ve virüslerde ortaya çıkan veya çıkarılan virüsleri etkisizleştirmek için “aşılar” üretilmeye ve hastalıklarla mücadele edilmeye çalışılır. Bunun “İlaç Endüstrisi”nin bir oyunu olduğunu söyleyenlerde var. Önce hastalık yayıp sonra ilacını üretip sattıkları savı ileri sürülüyor.

Şimdi buraya kadar hep maddi kaynaklı virüsler üzerinde durduk. İnsanoğlu nedense maddi virüsler söz konusu olduğunda; hemen can derdine düşüp bunun önüne geçmek için bütün imkanlarını seferber eder, lakin konu manevi virüslere gelince umursamaz bir hal alırız.

Aslında virüsler her tarafımızı sarmışta farkına varmıyoruz? “Irkçılık-kavmiyetçilik virüsü” dünyayı ve İslam coğrafyasını kasıp kavuruyor. İslam düşmanları Müslümanların arasına bu hastalığı salarak bizleri büyük bir belanın içine attılar. Müslümanlar olarak, ilk ırkçılık yapanın şeytan olduğu (A’raf: 12, Sa’d: 76 ayetleri) gerçeğini göz ardı ederek; bu oyuna düştük ve halen devam ettirerek birbirimizi ırki saiklerlerle boğazlıyoruz. Yine “Mezhepçilik virüsü” ile aynı oyuna düşerek ümmet olma şuurunu kaybettik. Bunlar gibi bizleri İslam’dan, ALLAH’ın emrine uymaktan alıkoyan bütün “ci, cu’lar” da aynı kapsamdadır. İster bunun adı: kabilecilik, aşiretçilik, ailecilik, bölgecilik, particilik, cemaat ve tarikatçılık olsun fark etmez. 

İmtihan için yaratılan bizler sadece madde ile değil, aynı zamanda manevi yönümüzü de dikkate almak zorundayız. Bedenimize veya kullandığımız cihazlara bulaşan virüs ve hastalıklardan nasıl rahatsız olup tedavi ve çaresine başvuruyorsak, manevi olarak ta toplumumuzda yaşanan buhran ve yaraların önüne geçmek için çabalamalıyız. Dünya ve ahiret saadetimiz için ALLAH’ın dini olan İslam’a ve onun aziz peygamberine harfiyen uymalıyız.  

Fıtrata uygun olarak, bizi Yaratanın bizi hem ruh hem beden olarak yarattığını göz ardı etmeden, maddeyi de ihmal etmeden lakin manevi emir ve ihtiyaçlarımıza daha fazla önem vermeliyiz. Tek kanatla kuş uçamayacağı gibi, insanoğlu da sadece maddi veya manevi kanatla uçamaz. Bizler maddi kanadımızı güçlendirirken, nesillerimizi maneviyattan mahrum bırakır duruma geldik. İslam düşmanları da, gençlerimiz ve nesillerimizi İslam’dan uzaklaştırmak ve maneviyatlarını bozmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Bunun için her türlü hile ve desiseye başvuruyorlar.  Bunun önünü almak ve nesillerimizi korumak amacıyla aziz dinimiz İslam’a ve onun yüce değerlerine dört elle sarılmalıyız. Yoksa bu vebalden kurtulamayız.

Selam ve dua ile…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
56 gün önce
126 gün önce
224 gün önce
280 gün önce
343 gün önce
350 gün önce
560 gün önce
602 gün önce
665 gün önce
1070 gün önce
1204 gün önce
1218 gün önce
1274 gün önce
1330 gün önce
1350 gün önce
1365 gün önce
1384 gün önce
1426 gün önce
1441 gün önce
1461 gün önce
1469 gün önce
1499 gün önce
1504 gün önce
1572 gün önce
1721 gün önce
1854 gün önce
2027 gün önce
2050 gün önce
2079 gün önce
2263 gün önce
2393 gün önce
2414 gün önce
2539 gün önce
2606 gün önce
2632 gün önce
2663 gün önce
2805 gün önce
2842 gün önce
2947 gün önce
2970 gün önce
3200 gün önce
3269 gün önce
3390 gün önce
3548 gün önce
3551 gün önce
3607 gün önce
3625 gün önce
3628 gün önce
3649 gün önce
3683 gün önce
3738 gün önce
3747 gün önce
3820 gün önce
3939 gün önce
3914 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=