Lütfen bekleyin..


Veysi DEMİR

Maddi ve manevi virüsler!

04 Mart 2020, 19:27 - Okunma: 2969

Son aylarda Çin’de ortaya çıkan koronavirüs (coronavirüsü), dünya gündemine oturmuş ve neredeyse uğramadığı ülke yok. Dünya üzerinde ilk kez 1960’lı yıllarda görülen bu virüs aralık ayında Çin’in Vuhan bölgesinde yeniden çıkmasıyla beraber neden olduğu ölümler ile dünya gündeminde ilk sıraya oturdu.

Covid-19 denilen koronavirüs (corona virüsü), İngiltere, Japonya, Tayland, Güney Kore, ABD, Singapur, Vietnam, Almanya, Fransa, İtalya, İran, Tayvan ve İtalya dahil 30'dan fazla ülkeye yayıldı. Binlerce ölüm olayı gerçekleşirken, Çin'den sonra en fazla can kaybı İran’da oldu. Bu salgın nedeniyle dünya çapında başta ulaşım, turizm ve ekonomi olmak üzere birçok sektör sekteye uğradı. Yakında büyük krizler baş gösterecek.

Bu virüs ve neden olduğu ölümler ile insanoğlu ve ürettiği, teknoloji ile putlaştırdığı maddi gücün aslında ne kadar zayıf olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Bazen böyle bir şerden hayır çıkarmak mümkündür. Demek; insan hiçbir zaman kendinin “kul” olduğunu ve imkanlarının sınırlı ve aciz olduğunu unutmayacak.

Son yıllara baktığımızda hep bir “virüs” gerçeği ile karşı karşıya olduğumuzu görürüz. Kullandığımız bilgisayardan cep telefonuna ve mobil iletişime kadar sürekli “virüs bulaştı” sorunu ile karşılaşıyoruz. Birde tıbbi hastalıklardan kaynaklı virüsler ile nerdeyse her yıl karşılaşıyoruz. Bu virüsleri ortadan kaldırmak için iletişimde “antivirüs” programları piyasaya sunulur. Tabi virüsleri ortaya çıkaranlar aynı zamanda antivirüs’ü de üretip tüketim kültürü dayatması ile toplumları sömürüyorlar. Tıbbi hastalık ve virüslerde ortaya çıkan veya çıkarılan virüsleri etkisizleştirmek için “aşılar” üretilmeye ve hastalıklarla mücadele edilmeye çalışılır. Bunun “İlaç Endüstrisi”nin bir oyunu olduğunu söyleyenlerde var. Önce hastalık yayıp sonra ilacını üretip sattıkları savı ileri sürülüyor.

Şimdi buraya kadar hep maddi kaynaklı virüsler üzerinde durduk. İnsanoğlu nedense maddi virüsler söz konusu olduğunda; hemen can derdine düşüp bunun önüne geçmek için bütün imkanlarını seferber eder, lakin konu manevi virüslere gelince umursamaz bir hal alırız.

Aslında virüsler her tarafımızı sarmışta farkına varmıyoruz? “Irkçılık-kavmiyetçilik virüsü” dünyayı ve İslam coğrafyasını kasıp kavuruyor. İslam düşmanları Müslümanların arasına bu hastalığı salarak bizleri büyük bir belanın içine attılar. Müslümanlar olarak, ilk ırkçılık yapanın şeytan olduğu (A’raf: 12, Sa’d: 76 ayetleri) gerçeğini göz ardı ederek; bu oyuna düştük ve halen devam ettirerek birbirimizi ırki saiklerlerle boğazlıyoruz. Yine “Mezhepçilik virüsü” ile aynı oyuna düşerek ümmet olma şuurunu kaybettik. Bunlar gibi bizleri İslam’dan, ALLAH’ın emrine uymaktan alıkoyan bütün “ci, cu’lar” da aynı kapsamdadır. İster bunun adı: kabilecilik, aşiretçilik, ailecilik, bölgecilik, particilik, cemaat ve tarikatçılık olsun fark etmez. 

İmtihan için yaratılan bizler sadece madde ile değil, aynı zamanda manevi yönümüzü de dikkate almak zorundayız. Bedenimize veya kullandığımız cihazlara bulaşan virüs ve hastalıklardan nasıl rahatsız olup tedavi ve çaresine başvuruyorsak, manevi olarak ta toplumumuzda yaşanan buhran ve yaraların önüne geçmek için çabalamalıyız. Dünya ve ahiret saadetimiz için ALLAH’ın dini olan İslam’a ve onun aziz peygamberine harfiyen uymalıyız.  

Fıtrata uygun olarak, bizi Yaratanın bizi hem ruh hem beden olarak yarattığını göz ardı etmeden, maddeyi de ihmal etmeden lakin manevi emir ve ihtiyaçlarımıza daha fazla önem vermeliyiz. Tek kanatla kuş uçamayacağı gibi, insanoğlu da sadece maddi veya manevi kanatla uçamaz. Bizler maddi kanadımızı güçlendirirken, nesillerimizi maneviyattan mahrum bırakır duruma geldik. İslam düşmanları da, gençlerimiz ve nesillerimizi İslam’dan uzaklaştırmak ve maneviyatlarını bozmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Bunun için her türlü hile ve desiseye başvuruyorlar.  Bunun önünü almak ve nesillerimizi korumak amacıyla aziz dinimiz İslam’a ve onun yüce değerlerine dört elle sarılmalıyız. Yoksa bu vebalden kurtulamayız.

Selam ve dua ile…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
41 gün önce
111 gün önce
209 gün önce
265 gün önce
328 gün önce
335 gün önce
545 gün önce
587 gün önce
650 gün önce
1056 gün önce
1189 gün önce
1203 gün önce
1259 gün önce
1315 gün önce
1336 gün önce
1350 gün önce
1370 gün önce
1412 gün önce
1427 gün önce
1447 gün önce
1454 gün önce
1485 gün önce
1490 gün önce
1558 gün önce
1706 gün önce
1840 gün önce
2012 gün önce
2035 gün önce
2064 gün önce
2249 gün önce
2378 gün önce
2400 gün önce
2524 gün önce
2591 gün önce
2617 gün önce
2648 gün önce
2790 gün önce
2827 gün önce
2932 gün önce
2955 gün önce
3185 gün önce
3255 gün önce
3376 gün önce
3534 gün önce
3536 gün önce
3593 gün önce
3611 gün önce
3614 gün önce
3635 gün önce
3669 gün önce
3724 gün önce
3733 gün önce
3806 gün önce
3924 gün önce
3899 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=