Lütfen bekleyin..


Veysi DEMİR

Deprem gerçeğiyle yüzleşmeliyiz!

31 Ocak 2020, 09:13 - Okunma: 2075

Elazığ Sivrice’de, 24 Ocak 2020 günü saat: 20.55’de meydana gelen 6,8’lik yıkıcı deprem sonrası ülke olarak yeniden deprem gerçeği ile yüzleşmek zorunda kaldık.

Elazığ merkezli olan ve büyük bir alanda hissedilen deprem daha çok Malatya ilçe ve kırsalını vurdu. Hemen organize olan kurumlar ve STK’lar, kurtarma ve yardım çalışmalarına başladı. Yapılan çalışmalar sonucu 45 kişi sağ olarak kurtarıldı. AFAD açıklamasına göre: Depremde toplamda 41 kişi hayatını kaybederken, deprem sonrasında hastanelere başvuran 1.607 kişiden 1.539’u taburcu edildi; 13’ü yoğun bakımda olmak üzere 68 kişinin tedavisinin devam ediyor.

28 Ocak Salı günü saat: 16.45 itibarıyla; büyüklüğü 4’ün üzerinde 22 depremin meydana geldiği ve toplamda 1.238 artçı sarsıntının kaydedildiği açıklandı.

1999 yılı Gölcük ve Düzce depremlerinde yaşanan büyük felakette on binlerce kişi hayatını kaybetti ve yardım çalışmaları ancak üç gün sonra düzenli başlayabildi. 28 Şubat ihanet kararlarını uygulamakla meşgul olanlar, deprem olunca organize olamadılar. O günkü bir gazetenin manşetinde söylendiği gibi: “Devlet enkaz altında kaldı”

1999 depremlerinin aksine Elazığ depreminde başta kurumlar olmak üzere, STK’lar, yardım kuruluşları ve tüm ülke olarak mükemmel bir organize ile seferber olundu. Arama-kurtarma çalışmaları tamamlanırken, bölgede iyileştirme çalışmaları ve yardımlar devam ediyor. Aynı şekilde deprem sonrası en önemli çalışmalardan bir olan “Psikososyal Destek Çalışmaları” kapsamında depremden etkilenen aileler ziyaret edilerek destek veriliyor.

Elazığ depremi ülkemizdeki deprem gerçeğini bir kez daha bizlere hatırlattı ve yüzleşmemizi sağladı. Depremle yaşamaya alışmak zorundayız. Ancak maalesef böyle depremler olunca sürekli deprem gündemimizde oluyor, haber bültenleri sürekli deprem haberlerini veriyor ve artık bir noktada içimiz-dışımız deprem olur hale geliyoruz. Ancak kısa süre sonra deprem öncesi alınması gereken tedbirleri ve eğitimleri unutuyoruz ve hiç deprem olmamış ve olmayacak gibi davranmaya ve yaşamaya devam ediyoruz; ta ki tekrar deprem olup ta, kendini bize hatırlatana kadar. Tıpkı cenaze ve taziyemiz bitince; ölümü unuttuğumuz ve ölmeyecek gibi yaşamamız gibi, dünyaya dört elle sarılıyoruz.    

Bu depremde yine gördük ki, uzmanların yaptıkları tüm uyarılar, deprem anında kimsenin aklına gelmiyor. Uzmanlar sürekli olarak, ilk anda “hayat üçgeni” denilen korunaklı bir yer bulup kendimizi ve ailemizi koruma altına almamız gerektiğini ve deprem duraksadığında dışarı çıkmamızı söylüyorlar. Ancak tüm bu uyarı ve ikazlara rağmen Batman’da da, diğer illerde de gördük ki, ilk andan itibaren herkes merdivenlere koşup dışarı çıkmaya çalıştı. Oysa binaların en korunaksız ve zarar göreceğimiz yeri; merdivenlerdir. Dışarı koşanların kahir ekseriyeti depreme merdivenlerde yakalanıyor ve ölümler oluyor. Bu konuda yapılan uyarılara rağmen o anda bilinçli hareket etmekten mahrum kalıyoruz. 

Depremde toplum olarak önceden yapılması gerekenler ve alınması gerekli tedbirler konusunda zafiyet içindeyiz. Deprem ve diğer afetler olunca da, ne yapacağımızı şaşırıyoruz. Mesela Batman’da çok katlı binalar yapılırken, zemin etüdü yapılıyor mu? Emin miyiz? Değiliz. Binalar yapılırken ne kadar deprem riski dikkate alınıyor? Bundan da emin değiliz. Deprem sonrası toplanma alanları var mı? Varsa neresi olduğunu halk olarak bilen var mı? Tabi ki yok.

Batman’ın Sason ve Kozluk ilçeleri ile Beşiri’nin İkiköprü beldesi; ülkemizdeki üç büyük fay hattından biri olan Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde olduklarından 1. Derece deprem bölgesidirler. Batman merkez ve diğer ilçeler ise 2. Derece deprem bölgesindedirler. ALLAH korusun muhtemel bir Sason-Kozluk depreminde oralar daha çok kayalık zemin olduğundan etkilenen yer Batman merkez olacaktır. Çünkü Batman merkezin zemini çok yumuşak, neredeyse bataklıktır. Ve binalar olmadık yerlere ve bilinçsizce yapılıyor. Yeterli bir denetimde olduğu söylenemez.

Onun için depremden değil, çürük binalardan ve bilinçsiz, plansız olmamızdan korkalım. Bu yüzden kentsel dönüşüm konusunda Batman’da ne yapılması gerekiyorsa biran önce yapılmalı. Depreme dayanıksız binalar ivedilikle tespit edilmeli ve depreme dayanıklı hale getirilmelidir. Orta ve uzun vadede ise, zemin etüdü yapılarak, şehir oraya yönlendirilmelidir. Çok geç olmadan gerekli tedbirleri almak zorundayız.

Selam ve dua ile…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
42 gün önce
112 gün önce
210 gün önce
266 gün önce
329 gün önce
336 gün önce
546 gün önce
588 gün önce
651 gün önce
1056 gün önce
1190 gün önce
1204 gün önce
1260 gün önce
1316 gün önce
1336 gün önce
1351 gün önce
1370 gün önce
1412 gün önce
1427 gün önce
1448 gün önce
1455 gün önce
1485 gün önce
1491 gün önce
1558 gün önce
1707 gün önce
1840 gün önce
2013 gün önce
2036 gün önce
2065 gün önce
2249 gün önce
2379 gün önce
2401 gün önce
2525 gün önce
2592 gün önce
2618 gün önce
2649 gün önce
2791 gün önce
2828 gün önce
2933 gün önce
2956 gün önce
3186 gün önce
3255 gün önce
3376 gün önce
3535 gün önce
3537 gün önce
3593 gün önce
3611 gün önce
3614 gün önce
3635 gün önce
3670 gün önce
3725 gün önce
3734 gün önce
3806 gün önce
3925 gün önce
3900 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=