Lütfen bekleyin..


Veysi DEMİR

Deprem gerçeğiyle yüzleşmeliyiz!

31 Ocak 2020, 09:13 - Okunma: 2046

Elazığ Sivrice’de, 24 Ocak 2020 günü saat: 20.55’de meydana gelen 6,8’lik yıkıcı deprem sonrası ülke olarak yeniden deprem gerçeği ile yüzleşmek zorunda kaldık.

Elazığ merkezli olan ve büyük bir alanda hissedilen deprem daha çok Malatya ilçe ve kırsalını vurdu. Hemen organize olan kurumlar ve STK’lar, kurtarma ve yardım çalışmalarına başladı. Yapılan çalışmalar sonucu 45 kişi sağ olarak kurtarıldı. AFAD açıklamasına göre: Depremde toplamda 41 kişi hayatını kaybederken, deprem sonrasında hastanelere başvuran 1.607 kişiden 1.539’u taburcu edildi; 13’ü yoğun bakımda olmak üzere 68 kişinin tedavisinin devam ediyor.

28 Ocak Salı günü saat: 16.45 itibarıyla; büyüklüğü 4’ün üzerinde 22 depremin meydana geldiği ve toplamda 1.238 artçı sarsıntının kaydedildiği açıklandı.

1999 yılı Gölcük ve Düzce depremlerinde yaşanan büyük felakette on binlerce kişi hayatını kaybetti ve yardım çalışmaları ancak üç gün sonra düzenli başlayabildi. 28 Şubat ihanet kararlarını uygulamakla meşgul olanlar, deprem olunca organize olamadılar. O günkü bir gazetenin manşetinde söylendiği gibi: “Devlet enkaz altında kaldı”

1999 depremlerinin aksine Elazığ depreminde başta kurumlar olmak üzere, STK’lar, yardım kuruluşları ve tüm ülke olarak mükemmel bir organize ile seferber olundu. Arama-kurtarma çalışmaları tamamlanırken, bölgede iyileştirme çalışmaları ve yardımlar devam ediyor. Aynı şekilde deprem sonrası en önemli çalışmalardan bir olan “Psikososyal Destek Çalışmaları” kapsamında depremden etkilenen aileler ziyaret edilerek destek veriliyor.

Elazığ depremi ülkemizdeki deprem gerçeğini bir kez daha bizlere hatırlattı ve yüzleşmemizi sağladı. Depremle yaşamaya alışmak zorundayız. Ancak maalesef böyle depremler olunca sürekli deprem gündemimizde oluyor, haber bültenleri sürekli deprem haberlerini veriyor ve artık bir noktada içimiz-dışımız deprem olur hale geliyoruz. Ancak kısa süre sonra deprem öncesi alınması gereken tedbirleri ve eğitimleri unutuyoruz ve hiç deprem olmamış ve olmayacak gibi davranmaya ve yaşamaya devam ediyoruz; ta ki tekrar deprem olup ta, kendini bize hatırlatana kadar. Tıpkı cenaze ve taziyemiz bitince; ölümü unuttuğumuz ve ölmeyecek gibi yaşamamız gibi, dünyaya dört elle sarılıyoruz.    

Bu depremde yine gördük ki, uzmanların yaptıkları tüm uyarılar, deprem anında kimsenin aklına gelmiyor. Uzmanlar sürekli olarak, ilk anda “hayat üçgeni” denilen korunaklı bir yer bulup kendimizi ve ailemizi koruma altına almamız gerektiğini ve deprem duraksadığında dışarı çıkmamızı söylüyorlar. Ancak tüm bu uyarı ve ikazlara rağmen Batman’da da, diğer illerde de gördük ki, ilk andan itibaren herkes merdivenlere koşup dışarı çıkmaya çalıştı. Oysa binaların en korunaksız ve zarar göreceğimiz yeri; merdivenlerdir. Dışarı koşanların kahir ekseriyeti depreme merdivenlerde yakalanıyor ve ölümler oluyor. Bu konuda yapılan uyarılara rağmen o anda bilinçli hareket etmekten mahrum kalıyoruz. 

Depremde toplum olarak önceden yapılması gerekenler ve alınması gerekli tedbirler konusunda zafiyet içindeyiz. Deprem ve diğer afetler olunca da, ne yapacağımızı şaşırıyoruz. Mesela Batman’da çok katlı binalar yapılırken, zemin etüdü yapılıyor mu? Emin miyiz? Değiliz. Binalar yapılırken ne kadar deprem riski dikkate alınıyor? Bundan da emin değiliz. Deprem sonrası toplanma alanları var mı? Varsa neresi olduğunu halk olarak bilen var mı? Tabi ki yok.

Batman’ın Sason ve Kozluk ilçeleri ile Beşiri’nin İkiköprü beldesi; ülkemizdeki üç büyük fay hattından biri olan Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde olduklarından 1. Derece deprem bölgesidirler. Batman merkez ve diğer ilçeler ise 2. Derece deprem bölgesindedirler. ALLAH korusun muhtemel bir Sason-Kozluk depreminde oralar daha çok kayalık zemin olduğundan etkilenen yer Batman merkez olacaktır. Çünkü Batman merkezin zemini çok yumuşak, neredeyse bataklıktır. Ve binalar olmadık yerlere ve bilinçsizce yapılıyor. Yeterli bir denetimde olduğu söylenemez.

Onun için depremden değil, çürük binalardan ve bilinçsiz, plansız olmamızdan korkalım. Bu yüzden kentsel dönüşüm konusunda Batman’da ne yapılması gerekiyorsa biran önce yapılmalı. Depreme dayanıksız binalar ivedilikle tespit edilmeli ve depreme dayanıklı hale getirilmelidir. Orta ve uzun vadede ise, zemin etüdü yapılarak, şehir oraya yönlendirilmelidir. Çok geç olmadan gerekli tedbirleri almak zorundayız.

Selam ve dua ile…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
23 saat önce
71 gün önce
169 gün önce
225 gün önce
288 gün önce
295 gün önce
505 gün önce
547 gün önce
610 gün önce
1016 gün önce
1149 gün önce
1163 gün önce
1219 gün önce
1275 gün önce
1296 gün önce
1310 gün önce
1329 gün önce
1372 gün önce
1387 gün önce
1407 gün önce
1414 gün önce
1445 gün önce
1450 gün önce
1518 gün önce
1666 gün önce
1799 gün önce
1972 gün önce
1995 gün önce
2024 gün önce
2209 gün önce
2338 gün önce
2360 gün önce
2484 gün önce
2551 gün önce
2577 gün önce
2608 gün önce
2750 gün önce
2787 gün önce
2892 gün önce
2915 gün önce
3145 gün önce
3214 gün önce
3335 gün önce
3494 gün önce
3496 gün önce
3553 gün önce
3571 gün önce
3574 gün önce
3595 gün önce
3629 gün önce
3684 gün önce
3693 gün önce
3766 gün önce
3884 gün önce
3859 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=