Lütfen bekleyin..


Veysi DEMİR

Seçimler ve muhalefetin hazin durumu?

15 Haziran 2023, 11:55 - Okunma: 600

14 Mayıs ve 28 Mayıs’ta yapılan seçimlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Cumhur İttifakı zafer elde ederken, CHP ve Millet ittifakı tüm bileşenleriyle ağır bir yenilgi aldı. Seçimler sonrası Millet İttifakı ve bileşenleri seçim bozgunu psikolojisini üzerlerinden atamadı ve toparlanamadılar. CHP, İYİ Parti ve YSP’de iç hesaplaşmalar, yaprak dökümü ve kongre süreçleri başladı.

Seçimler sonrası CHP ve destekçisi olan siyasiler, yandaş gazeteciler ve sözde sanatçılar yenilginin faturasını tek başına Kemal Kılıçdaroğlu’na kesmeye ve istifasını istemeye başladılar. 12 gün boyunca istifa çağrılarına sessiz kalan CHP lideri, geçtiğimiz cuma akşamı Sözcü TV'de canlı yayında “icazetli” gazetecilerin sorularını cevapladı. Bu yayın ve açıklamalar sonrası CHP tarafında ve destekçilerinde tam bir şok ve travma yaşandı. Kılıçdaroğlu, kendini başarılı lanse etmeye çalıştı ve seçmeni özellikle de kırsaldaki seçmeni küçümseyen söylemleri ile siyaset adına tam bir skandala imza attı.

Kılıçdaroğlu, seçim kampanyasını ittifak ortakları ve İstanbul ile Ankara belediye başkanları ile birlikte yürüttüklerinin altını çizerek şöyle dedi: “…Türk siyasetinde önemli bir aşamayı kayıt ettik. Demokrasiye taraftar olanları, savunanları CHP bir araya getirdi. Bunlar unutuldu, bunların konuşulması lazım. İktidar olacağımızda neler yapacağımızı çalıştık, mutabakat metni hazırladık. Yeteri kadar anlattık mı, tartışılabilir. Öyle bir noktaya geldi ki toplumun her kesimiyle diyalog kurduk, her şeyi anlatmaya çalıştık. Toplumun her kesimini kucaklamaya çalıştık. Biz kazanacağımıza inanıyorduk. Sadece biz değil, neredeyse tüm anket firmaları söylüyordu. 6 lider ve 2 belediye başkanı arkadaşlarımızla alanlara çıktık mitinglerimizi yaptık…”

Konuşmasında dikkat çekici olan sonucun tek başına kendi sorumluluğunda olmadığını belirtmesi ve anket firmalarının kendilerini sürekli önde gösterdiğine işaret etmesi oldu. Bu açıklaması bölgemizde bilinen yaşanmış bir olayı hatıra getirdi. Şöyle ki:

Bir ağa, düğününde davul-zurnacının düğüne gelenleri coşturması ve düğünün güzel geçmesi halinde davul-zurnacıya iyi bir hediye vereceğini söyler. Bu teşvikle çalgıcılar adeta coşarlar ve düğünün sonuna kadar alacakları hediyeyi düşündüklerinden aynı tempo ile düğünün çok hareketli ve güzel geçmesini sağlarlar. Düğün bitince de ağaya giderek vazifelerini yaptıklarını ve ağanın vadettiği hediyeleri vermesini isterler. Ağa da onlara dönerek, “Hun ji me re xweş kirin, min jî ji we re xweş kir. Em bûne weka hev. De oxir be ji we re.” Yani: “Siz bize ‘hoş’ ettiniz. (Gönlümüzü hoş edip bizi mutlu ettiniz) ben de size ‘hoş’ ettim. Ödeştik. Haydi yolunuz açık olsun” der.

Evet, Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına baktığımızda bu hikâyede olan manzaranın aynısını görüyoruz. Seçim öncesi aylarca “biz öndeyiz seçimi farkla kazanıyoruz.” Diyen muhalefet destekçileri ve yalakaları şimdi Kılıçdaroğlu’na hakaretlerde bulunup çekil diyorlar. Kazanacak aday denilince; “Kılıçdaroğlu kazanacak adaydır bu ittifakın mimarı o’dur” diyerek onu öne sürenler, şimdi Kılıçdaroğlu’na hakaret edip istifasını istiyorlar. İşin hakikati Kılıçdaroğlu tek başına seçime girmedi ki seçim bozgununun tek sorumlusu olsun? Yedili masa, İstanbul ve Ankara belediye başkanları da mitinglerde boy gösterdiler ve süreçte aktif rol aldılar. Dolayısıyla zafer olsaydı muhalefet komple zaferi sahipleneceği gibi, mağlubiyetin de hep birlikte sorumlusudurlar.

Aylardır hatta yıllardır söylenen neydi? Ak Parti ve Erdoğan gidiyor ve farkla kazanıyoruz diye algı oluşturdunuz. Anketçiler ve yandaş gazeteciler ile sanatçılar sizi buna inandırmaya çalıştılar. Amiyane tabirle karşılıklı olarak birbirinize ‘gaz’ verdiniz. Yukarıdaki örnekte olduğu gibi, “size hoş ettiler” ve siyasetinizi bunun üzerine kurguladınız. Algıların olguların önüne geçeceğine inandınız ve yanıldınız. Lakin düğün (seçim) sonunda seçmende size “hoş” etti ve hakikat duvarına tosladınız. Aslında CHP ve kitlesi patolojik olarak “Minomani” hastalığına tutulmuş ve yalanları gerçek gibi kabul etmeye başladığı için gerçekleri göremiyor. Öyle ki (affedersiniz) “Tuvalet terliği koysak kazanır” diyecek kadar seçmeninizi aşağıladınız. Lakin bunu söylerken aslında adayınızı da “Tuvalet terliği” derekesine indirgediğinizin farkına varmadınız?

Sonuçta muhalefet partileri ve destekçileri bozgunu birine yıkıp kendilerini temize çıkarmaya çalışıyor. Seçimi hep birlikte kaybettiniz neden kabul etmiyorsunuz? Kılıçdaroğlu’nu tek başına günah keçisi ilan ederek mağlubiyetin sorumluluğundan kurtulamazsınız. Siz de bu düşünce yapısı ve zihniyet oldukça her seçimi kaybetmeye mahkumsunuz.  Vesselam…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
24 gün önce
122 gün önce
178 gün önce
240 gün önce
247 gün önce
458 gün önce
500 gün önce
563 gün önce
968 gün önce
1102 gün önce
1116 gün önce
1172 gün önce
1227 gün önce
1248 gün önce
1263 gün önce
1282 gün önce
1324 gün önce
1339 gün önce
1359 gün önce
1367 gün önce
1397 gün önce
1402 gün önce
1470 gün önce
1619 gün önce
1752 gün önce
1925 gün önce
1948 gün önce
1977 gün önce
2161 gün önce
2291 gün önce
2312 gün önce
2437 gün önce
2504 gün önce
2530 gün önce
2560 gün önce
2703 gün önce
2740 gün önce
2845 gün önce
2868 gün önce
3098 gün önce
3167 gün önce
3288 gün önce
3446 gün önce
3449 gün önce
3505 gün önce
3523 gün önce
3526 gün önce
3547 gün önce
3581 gün önce
3636 gün önce
3645 gün önce
3718 gün önce
3837 gün önce
3812 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=