Lütfen bekleyin..


Veysi DEMİR

Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?

01 Eylül 2022, 00:38 - Okunma: 691

Geçtiğimiz hafta teşhirciliği ile dikkat çekmeye çalışan sözde bir şarkıcı müsveddesinin 4 ay önce bir konserde İmam Hatip Liselilere yönelik ağır hakareti ülke gündemine geldi. Hakarete sosyal medyada büyük bir tepki ve oluşan infiali, açıklamalar ve suç duyuruları izledi. Yoğun ve etkili tepkiler sonrası bu teşhirci mahlûkat hakkında soruşturma açılarak gözaltına alındı ve "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" gerekçesi ile tutuklandı. Bu defada başta CHP ve medyası olmak üzere sol, laik ve Kemalist kesimler “İslam düşmanlıkları sabıkalarını” ispatlarcasına tavır takındılar ve derhal serbest bırakılmasını talep ettiler. Bunlar yetmedi ABD’de açıklama yaparak “endişeli” olduklarını belirttiler. Büyük şeytan ABD’ye tavsiyem;  tasmasını elinde tuttuğunuz ve fonladığınız kuklalarınızı bu kadar belli etmeyin. Zaten sana ihtiyaç yok, senin adına görev yapan tasmalı uşaklarınız bu görevi yapıyor.

Kendilerine ve “kutsallarına” yönelik en ufak bir eleştiri karşısında cadı kazanı kaynatıp, sürek avı başlatanlar; konu İslam’a, Müslümanlara ve değerlerine yönelik ağır hakaretlere gelince, “Ne olmuş yani?” “Eleştiri hakkı yok mu?” gibi gerekçelerle laf salatası yapıyorlar. Malcom X’in dediği gibi: “İslam'a sövmekten başka fikri olmayanlar fikrin değil, İslam'a sövmenin hürriyetini arıyor.”      

Bu kesimler dışında hükümete yakın medya içinde de bir kısım “Ezik” şahıslarda birilerine yaranma adına yapılanın yanlış olduğunu, ancak tutuklamanın da gereksiz olduğunu utanmadan açıkça söyleyebiliyorlar.

Burada asıl mesele bu yaratığın tutuklanıp tutuklanmaması değil, İslam düşmanlarının planlı ve periyodik bir şekilde İslam’a açıktan düşmanlık ve hakaret edebilme cüret ve cesaretini kendilerinde görebilmeleridir. İslam yurdunda ve Müslümanların çoğunlukta olduğu bir memlekette nasıl bunlar yaşanabiliyor? Bizler Müslüman olarak nerede hata yapıyoruz? Diye kendimizi sorgulamamamız gerekmez mi? Eğer bizler dünyevi menfaate verdiğimiz kıymeti, İslam’a, inanç ve değerlerimize hakkıyla vermiş olsak ve inancımızı canımız pahasına savunuyor olsaydık; bu şekilde arsızca saldırı ve hakaret etmeye kim cüret edebilirdi?

Müslümanlar olarak darmadağın olmamızdan cesaret alan İslam düşmanları iyice arsızlaşıp kutsallarımıza saldırma küstahlıklarına halen devam ediyorlar ve bizler sadece kınamakla yetiniyoruz. Oysa bizler görevimizi yapmış olsak İslam’a saldırmaya kimse cesaret edemez.

Yüzyıldan fazladır ümmet olarak bizlere enjekte edilen “Tepkisizlik, nemelazımcılık ve rahata düşkünlük” hastalığı ile uyuşturulduk. “Aman duralım rahatımız bozulmasın” düşüncesi hayatımıza hâkim kılındığından beri cihadı terk edip zillete duçar olduk. Amaçları; toplumumuzu, nesilleri ve gençlerimizi inancımızdan soyutlayarak tepkisiz bir hale getirme ve İslam’ı hayattan koparmaktır. Bu amaçla her türlü imkân ve fırsatı kullanıyorlar. Oysa biz kabuğumuza çekilip görevimizi yapmaz isek dahi, onlar durmayacak ve saldırılarına aralıksız ve planlı bir şekilde devam edeceklerdir.

Durum bu kadar açıkken, her türlü saldırı ve hakarete maruz kalıyor olmamıza rağmen, ümmet olarak nedense hep başkalarının bir şeyler yapmasını bekler olduk. Cihadı terk edip kendi gücünün farkında olmayanlar zillete mahkûm olur ve bu durum hayat metodu haline dönüşür. Zillet, aşağılık kompleksi ve mağlubiyet hali sonucu, kendimize ve aziz dinimiz İslam’a olan güvenimiz ve imanımızda sarsılma oldu.

Ümmeti planlı entrikalarla bu duruma düşüren İslam düşmanları, ümmetin nesillerini İslam’dan uzaklaştırma ve İslam’ı önemsizleştirme adına bu hakaret ve saldırılarına planlanmış bir strateji doğrultusunda artırarak devam ediyorlar. Bu saldırı ve hakaretler karşısında bizler, İslam’a sadık ve samimi bir şekilde sarılmadığımız sürece devam edecektir. Ne zaman ki, bizler Allah’ın dinine sımsıkı sarıldıksa, o zaman şeytan ve dostlarının hile ve oyunlarının zayıf ve etkisiz olduğunu göreceğiz.  Yeter ki, bizler üzerimize düşeni yapalım.

İslam düşmanı kesimlere ve yularlarını ellerinde tutun şeytani güçlere de son sözümüz şudur:

"...Siz mutlaka yenileceksiniz ve toplanıp cehenneme sürüleceksiniz..." -Al'i İmran Suresi: 12-

Selam ve dua ile…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
20 gün önce
90 gün önce
188 gün önce
244 gün önce
307 gün önce
314 gün önce
524 gün önce
566 gün önce
629 gün önce
1034 gün önce
1168 gün önce
1182 gün önce
1238 gün önce
1294 gün önce
1314 gün önce
1329 gün önce
1348 gün önce
1390 gün önce
1406 gün önce
1426 gün önce
1433 gün önce
1464 gün önce
1469 gün önce
1536 gün önce
1685 gün önce
1818 gün önce
1991 gün önce
2014 gün önce
2043 gün önce
2228 gün önce
2357 gün önce
2379 gün önce
2503 gün önce
2570 gün önce
2596 gün önce
2627 gün önce
2769 gün önce
2806 gün önce
2911 gün önce
2934 gün önce
3164 gün önce
3233 gün önce
3354 gün önce
3513 gün önce
3515 gün önce
3571 gün önce
3589 gün önce
3592 gün önce
3613 gün önce
3648 gün önce
3703 gün önce
3712 gün önce
3785 gün önce
3903 gün önce
3878 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=