Lütfen bekleyin..


Veysi DEMİR

Muhabbet ve muhalefette ölçülü olmak

30 Ocak 2018, 20:31 - Okunma: 2655

Üstad Bediüzzaman 19. Mektub Altıncı Nükteli İşaret’te aşağıdaki hadisi nakleder:

Hem, nakl-i sahih-i kat’î ile, İmam-ı Ali’ye (r.a.) demiş: “Sende, Hazret-i İsâ (a.s.) gibi, iki kısım insan helâkete gider: Birisi ifrat-ı muhabbet, diğeri ifrat-ı adâvetle. Hazret-i İsâ’ya, Nasrânî, muhabbetinden, hadd-i meşrudan tecavüzle hâşâ ‘ibnullah’ dediler. Yahudi, adâvetinden çok tecavüz ettiler, nübüvvetini ve kemâlini inkâr ettiler. Senin hakkında da, bir kısım, hadd-i meşrudan tecavüz edecek, muhabbetinden helâkete gidecektir.” 

“Onların bir lâkabı vardır ki, onlara Rafizî denir.” demiş. “Bir kısmı, senin adâvetinden çok ileri gidecekler. Onlar da Havâriçtir ve Emevîlerin müfrit bir kısım taraftarlarıdır ki, onlara ‘Nâsibe’ denilir.”

Yani: İsa (A.S.)’a aşırı adavetten Yahudiler; buna karşılık aşırı muhabbetten de Hıristiyanlar helaka gittiler. Hz. Ali’ye olan adavetten Hariciler ve Emeviler; Rafiziler de aşırı muhabbetten helaka gittiler.

Evet, bu hadis bize gösteriyor ki, sevgi, muhalefet ve düşmanlıkta aşırıya kaçmamak gerekir. Gerek muhabbet, gerekse muhalefet olsun her halükarda ALLAH’ın çizdiği sınırlar içerisinde olmalı ve aşırıya yani ifrat ve tefrite girilmemelidir.  

Şimdi bu vakıayı günümüze kıyaslarsak; aynı durum Cumhurbaşkanı Erdoğan için söz konusudur. İki kesim var ki; ölçüyü tamamen kaçırmış durumdalar. Bunlardan ilki Erdoğan’ın yaptığı her şeye onay veren ve güzellemeler yapar durur.

İkinci kısımda; düşünmeden yapılan her şeye istisnasız karşı çıkan iflah olmaz çevreler. Bunlarda olumlu-olumsuz demeden kör muhalefet anlayışıyla her şeye karşı çıkarlar.

Bu iki kesimde yanlış yolda mesafe almakta ısrar ediyor. İlk kesimden başlarsak; Müslüman olarak Erdoğan’ı tabiî ki seviyoruz. Ancak bu onun yaptığı her şeyin doğru olduğu ve hiç hata yapmadığını göstermez. Hatasız kul olmadığını, Peygamberlerin ALLAH tarafından vahiyle uyarıldıklarının Kur’an’da çok sayıda örnekleri var. Durum bu iken ve zaman zaman Erdoğan’ın, “burada hata yaptık. Burada kandırıldık” gibi ikrarlarına rağmen, yaptığı her şeyi sorgulamadan, olduğu gibi kabul etmek İslami bir tavır değildir. Adil şahidler olarak doğruya doğru, yanlışa yanlış demek zorundayız.   

İkinci kesime gelirsek;

Bunlarda “çarşı her şeye karşı” anlayışı içinde muhalefet değil, adeta düşmanlık yaparak Erdoğan’a haklı olduğu konularda bile sorgusuz-sualsiz karşı çıkıyorlar.

Yurt dışında iş seyahati için giden bir dostum orada tanışıp görüştüğü Türkiyeli biriyle konuşmasında, bu şahsın yeminli Erdoğan düşmanı formatında sürekli eleştirdiğini görmüş. Bu şahıs mezhebini ve ideolojini de söylemiş. Arkadaşımda geçmişte onlara yapılanları ve Erdoğan’ın yaptığı açılımları anlatarak, “Sizin için bu kadar şey yaptı ona teşekkür etmeniz gerekirken ona muhalefet ediyorsunuz” deyince bu şahıs, “Ne kadar olumlu işler yaparsa yapsın sonuçta o ‘dincidir’. Biz onu kesinlikle sevemeyiz” demiş.

Bu iflah olmaz kesimin kim olduğunu biliyoruz. Bunlar haktan-hukuktan anlamazlar. Bunları anladıkta bizim mahallede aynı tavrı sergileyenlere ne demeli? Erdoğan iyi bir siyasetçi ve devlet adamı  olsa da sonuçta fani bir insandır. Olumlu icraatları olduğu gibi hatalı icraatları da olacaktır illaki. Bunda şaşılacak bir şey yok. Asıl şaşılacak olan İslam’a bağlı olduklarını söyleyenlerin o kadar İslam düşmanı varken; Erdoğan’ı hedef almalarıdır. Eleştirmek yerine resmen düşmanlık yapılarak, ABD ve israil’e karşı olan icraatında bile Erdoğan’a vuracak bir şey bulma becerisini gösteriyorlar. Beyler! kusura bakmayın sizin yaptığınız İslam ahlakına ve adaletine kesinlikte uymaz. Siz eleştiri değil, kin ve hasedle düşmanlık yapıyorsunuz.

“Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz, sakın ha sizi adaletsizliğe itmesin. Âdil olun. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten sakının…” -Maide: 8-

Sonuç itibariyle bize düşen İslam çizgisi, hakkaniyet ve adalet dairesi içinde hareket ederek; muhabbet ve muhalefette aşırıya kaçmadan, doğruya doğru, yanlışa yanlış demektir.

Selam ve dua ile…

  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
12 gün önce
82 gün önce
180 gün önce
236 gün önce
299 gün önce
306 gün önce
516 gün önce
558 gün önce
621 gün önce
1027 gün önce
1160 gün önce
1174 gün önce
1230 gün önce
1286 gün önce
1307 gün önce
1321 gün önce
1341 gün önce
1383 gün önce
1398 gün önce
1418 gün önce
1426 gün önce
1456 gün önce
1461 gün önce
1529 gün önce
1678 gün önce
1811 gün önce
1983 gün önce
2007 gün önce
2035 gün önce
2220 gün önce
2349 gün önce
2371 gün önce
2496 gün önce
2562 gün önce
2588 gün önce
2619 gün önce
2762 gün önce
2798 gün önce
2903 gün önce
2926 gün önce
3156 gün önce
3226 gün önce
3347 gün önce
3505 gün önce
3508 gün önce
3564 gün önce
3582 gün önce
3585 gün önce
3606 gün önce
3640 gün önce
3695 gün önce
3704 gün önce
3777 gün önce
3896 gün önce
3871 gün önce

RSS
© 2025 - Batman Basın
bmV0aGFiZXJ5YXppbGltaS5jb20=